Fars Körfezi İşbirliği Konseyinde İç Gerginlik Halen Devam Ediyor.
Arabistan’daki Suudi krallık rejimiyle Bahreyn ve Birleşik Arap Emirliklerinden oluşan cepheyle Katar’ın çekişmesinin devam etmesi, Fars körfezi işbirliği konseyini, dağılmanın eşiğine getirdi.
Arap ülkeleri haber kaynaklarına göre, Katar İhvanül-Müslimin’i desteklediği halde Suudi yönetimi, Müslüman Kardeşleri, Arabistan yarım adası Hizbullah teşkilatını, Yemen’deki Zeydi Müslümanların direniş teşkilatı Husileri terör örgütleri listesine aldı.
Suudi krallık rejimi, Bahreyn ve Birleşik Arap Emirliği, İhvan karşıtı rejimlerdir. Bu karşılıklı çekişme sonucu Fars körfezi işbirliği konseyi, dağılmanın eşiğine geldi. Suudi krallık rejimiyle Bahreyn ve BAE 5 Mart günü elçilerini Katar’ın başkenti Doha’dan geri çektiler. Fars körfezi işbirliği konseyine üye Kuveyt ise, katar ile Suudi Arabistan öncülüğündeki ittifak arasında ihtilafları gidermeye çalışıyor. Suudi Arabistan öncülüğündeki ittifak’a göre, Katar yönetimi Fars körfezi işbirliği konseyinin ilkelerinden biri olan üye ülkelerin iç işlerine karışmama ilkesini açıkça ihlal etmektedir. Buna ilaveten Arap ülkelerindeki İhvan-ül-Müslimin teşkilatını ve özellikle Mısır İhvan’ını ve Muhammed Mursi’yi desteklemektedir.
Arabistan’daki Suudi krallık rejimiyle Bahreyn ve birleşik Arap emirliklerinden oluşan cephenin yakında Katar’a karşı geniş çaplı bir yaptırım uygulayacakları da Arap kaynaklarından gelen haberler arasındadır. Bu yaptırım kararlarından biri de Katar’ın Arap ülkeleri örgütlerinin ve özellikle Fars Körfezi işbirliği konseyinin toplantılarına çağrılmaması, Katar yolcu uçaklarının söz konusu üç ülke hava sahasına sokulmaması, bu yoldan Katarın siyasi itibarına ve ekonomik-turistik yapısına ağır darbeler indirilmesidir. Suudi Arabistan’ın muhalefetine rağmen Katar, İran İslam cumhuriyetiyle de yakın işbirliğini geliştirmeye çalışıyor.
Umman da Fars Körfezi işbirliğinin üyesi olarak İran ile yakın işbirliğini sürdürmektedir. Katar yönetimi ise Suudi Arabistan kaynaklı baskılara boyun eğmeyeceğini ve izlediği politikaları sürdüreceğini bildirdi. Suudi hanedan rejimi Bahreyn’in iç işlerine karışmakla kalmayıp, bu ülkeye askeri ve istihbarat güçlerini gönderip, işgal sürecini sürdürüyor. Bahreyn, Müslüman halkının demokratikleşme mücadelesini bastırıyor ve Yemen’in iç işlerine de karışıp, bu ülkedeki Amerikancı bir yönetimi destekliyor ve tekfirci terörist örgütlerini başta Husiler olmak üzere Müslüman halka karşı kullanıyor. Gözlemcilere göre, 6 Arap ülkesinden oluşan Fars Körfezi işbirliği konseyi 1980 yılında görünüşte yabancı güçlerin müdahalelerine karşı koymak amacıyla kuruldu. Fakat üye ülkelerin yönetimleri, daima siyasi ve ekonomik açıdan çekişme ve ihtilaf içinde bulunuyorlar. Katar ile Arabistan arasında toprak anlaşmazlığı ve ihtilafı yaşanıyor. Bu toprak parçaları petrol yataklarının bulunduğu bölgelerdir.
Buna ilaveten Suudi Arabistan yönetiminin büyüklük iddiası ve dayatmacı politikaları ve Fars körfezi işbirliği konseyine ağabeylik taslaması, diğer üye ülkeleri rahatsız ediyor. Bu çekişmelerin devam etmesi halinde Fars körfezi işbirliği konseyinin çöküşü kaçınılmaz olacak.
