DÜNYAHABERLERSuriye

Halep olaylarında Türk medyasının kara propagandası işliyor

Türkiye’deki anaakım medya Halep’te yaşanan olayları yine çarpıtarak vermeye devam ediyor. Haberlerde Esad yönetiminin katliam yaptığı vurgusu eksik olmazken, Esad muhaliflerinin önemli kazanımlar elde ettiği yanılsaması da yaratılmaya çalışılıyor.

son zamanlarda sıklıkla yinelenmeye başlanan kimyasal silah iddiaları bugün tekrar gündeme geldi. Muhaliflerin zora düştükçe uluslar arası hukuku devreye sokmak ve “insanlık trajedisi” propagandasını yaymak için kullanageldikleri kimyasal silah kullanıldığına dair iddialar henüz kanıtlanmadı.

 

Bu sefer de Suriye Genel Devrim Konseyi Medya Sorumlusu Ebu Ubeyde, Esad yönetimine bağlı ordunun Halep’e yönelik saldırısında ”patladığı anda hava boşluğu oluşturarak ciğerleri patlatan vakum bombasının yanı sıra misket ve parça tesirli bombalar kullandığını” iddia etti. Bu iddia neredeyse tüm anaakım medyada manşetten yer buldu. AA muhabirinin sorularını cevaplayan Ebu Ubeyde, Halep’in mahallelerine karadan ve havadan şiddetli saldırıların devam ettiğini söyledi. Saldırıda uluslararası sözleşmelere göre kullanılması yasak bombaların sivil yerleşim bölgelerinde kullanıldığını iddia eden Ebu Ubeyde, ”Esed yönetimine bağlı ordu Halep’te uluslararası hukukun yasakladığı bombaları kullanıyor” dedi.

 

Halep’te neler oluyor?

 

Resmi ordunun binaları tamamen yıkan şiddetli etkiye sahip parça tesirli bomba kullandığını ifade eden Ebu Ubeyde, ”Türkiye ve dünyadan Esed rejiminin Halep’te daha önce hiç girişmediği kadar büyük bir katliama girişmesini önlemek için” yardım istedi. Bu yardımın dış müdahaleyi çağırma anlamına geldiği ise biliniyor.

 

Dikkat çeken bir nokta da Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun hemen konuya dahil olarak saldırı hakkında görüşmeler yapacağını söylemesi oldu. Davutoğlu, ”Bu konuda bugün BM Genel Sekreteri’yle bir görüşme yapmayı planlıyorum” diye konuştu. Davutoğlu şunları kaydetti: ”Bir yönetimin kendi şehrini böylesine tahrip etmesi, Suriye’de zulmün nereye vardığının işaretidir. Halep bizim için de çok önemli bir şehir. Hem kapı komşumuz olması itibariyle hem de tarih boyu Antep’le Urfa’yla olan ilişkileri itibariyle… Bu zulmü, bu bombardımanı durdurmak için ne yapılacaksa elimizden geleni yapacağız.”

 

Görünmeyen yüzlerce ölü

 

Timetürk’ün yayınladığı video haberde ise “Beşar Esad tarafından bugün büyük bir taaruzla saldırılan Halep’in bazı caddelerinde muhaliflerle çıkan çatışmalarda birçok asker hayatını kaybetti. Halep’in caddeleri öldürülmüş askerler ve yakılmış tanklarla dolu” ifadelerine yer verildi.

 

Haberde yayınlanan videoda ise ne tank ne yüzlerce ölü görülüyor. Yalnızca hayatını kaybetmiş 3 Suriye askeri var. Ancak propaganda yapılması için bu görüntülerin Timetürk editörlerince yeterli görüldüğü anlaşılıyor.

 

Yaşananlar anlatıldığı gibi değil

 

Dünya ve Türkiye basınında Halep olaylarında sorumluluğu Esad’a ve Suriye ordusuna atmaya yönelik yayınlar yapılırken görgü tanıklarının aktardıklarına göre çatışmaların çıkmasında esas sorumluluk muhaliflerde.

 

Al-Khabar TV muhabiri Sarkis Kassargian isyancıların hükümet binalarına saldırması sonucunda şiddetli çatışmaların başladığını iddia etti. Kassargian’a göre ölümlerin sorumlusu isyancıların kendi eylemleri.

 

Anaakım medyanın ısrarla vurguladığı bir diğer nokta ise Halep’te yaşayan sivillerin şehri terk etmeye başladıkları yönünde. RT’nin aktardığına göre Halep’ten kitlesel bir göç sözkonusu değil. Ancak insanların spor salonu, üniversite gibi daha güvenli alanlara sığındıkları bildirildi.

 

Zaten muhalifler de sivillerin şehri terk etmesini engellemeye çalışıyor. Zira muhaliflerin yaşanacak sivil kayıplarının dünyaya propagandasını yapma hesabıyla hareket ettikleri görülürken, diğer yandan Suriye ordusu ile birebir karşılaşmayı da istemediği anlaşılıyor.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu