KÜLTÜR & SANATTEKNOLOJİ

RedHack: Karnımız doysun yeter

Türkiye’de birçok devlet kurumunun sitesini çalışamaz hale getiren siber saldırı grubu RedHack’e göre; internette güvenli sistem yok. Ortam dinlemesi ise, çok kolay. Bu işi para için yapmadıklarını vurgulayan grup üyeleri, “Bir ülkenin hava kontrol sahasına girmek ya da bir uzay aracını yörüngesinden çıkarabilmek mümkün” diyor.

Türkiye gazetesinden Fatih Vural’ın ropörtajı;

‘KARNIMIZ DOYSUN YETER’

RedHack kendisini “Devrim ideali ekseninde bir araya gelmiş bireylerin devrimci dayanışmaya bilişim teknolojileri üzerinden destek verdiği, hack eylemini bir araç olarak tayin etmiş komünist bir oluşum” biçiminde tanımlıyor.

Amacını, ‘adalet’ diye açıklayan RedHack, ‘Bu operasyonlardan maddi bir kazanç sağlıyor musunuz, menfaatiniz ne?” sorusunu şöyle cevaplıyor: “Hiçbir maddi çıkarımız olmadığı gibi kişisel menfaatimiz de yok. Elbette bir menfaatimiz var. Gelir dağılımındaki adaletsizliği ortadan kaldırdığımızda Hollanda nüfusu kadar insan (17 milyon) sürekli yoksul olmayacak. Bize gelince, bir bardak çay, karnımızı doyuracak kadar besin bize yetiyor.” RedHack’te özel bir üyelik sistemi yok. Yaptığı eylemler, kişinin gruptaki yerini belirliyor. Liderlerinin dışarıda bilinen mahlası ‘MaNYaK’. Sebebini “Sisteme ‘geri dönüş yapmadan’ kafa tutma cesaretinden ötürü…” şeklinde açıklıyorlar. Liderlerine kendi aralarında verdikleri isimse Şirin Baba.

İLK TRUVA ATINI BİZ ÜRETTİK

RedHack, “Türkiye’nin ilk truva atı (trojan) türü virüsünü üreten bizleriz. 1998 yılında Ajan 1.0 ve Ajan 1.1’i biz yani RedHack üretti. Buna benzer çalışmalarımız halen devam etmekte” diyor. Ancak bu uygulamaları kamuya açık yapmak yerine, kendi denetiminde yapıyor. Sebebi de, kişisel çıkarların önüne geçmek: “Çünkü geçmişte yazdığımız kodları internetten yayınladık ve sonucunda halktan kişilerin de zarar gördüğünü anladık.”

‘ANTİVİRÜS FİRMALARI VİRÜSLERİN ANA KAYNAĞIDIR’

Türkiye’nin ilk Truva atı virüsünü üreten grup, hacker’la antivirüs şirketleri arasında nasıl bir bağ olduğunu iu sözlerle açıkladı; “Anti virüs firmaları zaten hacker’lardan oluşur, Fakat bunlar RedHack’in tersine, parayı ve kapitalizmin acımasız dünyasını kabul etmiş hacker’lardır. Çoğunluğu Kemal Sunal’ın bir filminde olduğu gibi, ‘cam kırıp’ daha sonra ‘cam takıyoruz’ diye dolanan camcılara benzerler. Antivirüs firmaları, çoğu virüsün ana kaynağıdır.”

‘AKILLI CEP’İ OLANLAR KORKSUN

RedHack, “Hacker’lığın sınırı ne? Bir ülkenin hava kontrol sahasına girebilirler mi, ya da bir uzay aracını yörüngesinden çıkarabilirler mi mesela?” sorusuna şu cevabı veriyor: “Biz bunu yapar mıyız? Bilemiyoruz. Ama genel mantık olarak bakıldığında, bunlar mümkün olan şeylerdir. Yaparsak veya yapmışsak bile bunların propaganda malzemesi olarak kullanılması taraftarı değiliz.” Bugün neredeyse hepimizin elinde bir akıllı telefon ya da tablet bilgisayar var. Bunların hack’lenmesinin pekâlâ mümkün olduğunu kaydeden siber saldırı grubu RedHack, geçmişte ‘akılsız’ telefonları da hack’lediğini itiraf ediyor: “1999-2000’li yıllarda dünyanın ilk SMS bombasını da RedHack üretti. İlk nesil cep telefonlarının kapasitelerindeki yetersizlikten kaynaklı, binlerce SMS’in aynı anda gittiği cep telefonları, kullanılmaz hale geliyordu. Hal böyleyken günümüz teknolojisi için de ‘anti’ çözümler doğmuş durumda. Cep telefonları ele geçirilebildiği gibi, arkanızda büyük bir teknoloji olmadan ortam dinlemesi bile yapabilirsiniz.” RedHack, internette güvenli sistemin olmadığı kanısında: “Güvenli sistem yoktur, güvenli kullanıcı vardır.”

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu