Katar’ın Suriye karşıtı düşmanca politikası sürüyor
Katar’da iktidarda yapılan değişikliğe rağmen Katar rejiminin Suriye yönetimi aleyhindeki düşmanca siyasetleri devam ediyor.
Suriye muhalifleri koalisyonu başkanı Ahmed Asi el’Cerba, Salı günü Doha’da Katar başbakanı Abdullah Bin Nasır Bin Halife Al Sani ile yaptığı görüşmede, Katar yönetiminin Suriye yönetimi aleyhinde muhaliflere vereceği destek ve Suriye’de son gelişmeler ele alındı.
Katar rejimi, Suudi Arabistan’la birlikte Suriye yönetimi karşıtı muhalifler ve terör gruplarının başta silahlandırılmaları olmak üzere mali, lojistik ve diğer gerekli bütün alanlarda en büyük destekçisi olmuş ve Suriye buhranının uluslar arası bir meseleye dönüşmesi için elinden gelen bütün çabayı sarf etmiştir. Ama bütün bunlara rağmen Suriye ordusu ve halkının, birlik ve beraberlik içinde teröristlere karşı mücadeleyi sürdürmüş ve onların Suriye yönetimini devirmeye yönelik her türlü komplolarını boşa çıkarmış ve bu durum tabii ki Katar’a bir fayda getirmemiştir.
Aslında Katar’ın Suriye siyasetlerinin yenilgisi Katar’a pahalıya mal olmuştur. Zira, gerçekte Amerika’nın emriyle Katar emiri Suriye siyasetlerinde aldığı yenilgiden dolayı iktidarı oğluna devretmek zorunda kalmıştır ama onun bu iktidarı devretmesinin gerekçesi olarak ise Katar emirinin hastalığı bahane gösterilmiştir. Gerçekte ise bu durum tamamen Katar emirinin Suriye aleyhinde yürüttüğü stratejinin iflası manasına gelmekteydi.
Elbette Katar’da yaşanan iktidar değişikliğinin ardından Suudi Arabistan ve bu ülkenin istihbarat teşkilatı başkanı Bender Bin Sultan, Suriye’de asıl oyuncu, programlayıcı ve uygulayıcı konumuna dönüşmüştür; böylece de Katar bölge siyasetlerinde yine Arabistan’ın gölgesinde kalmıştır.
Katar’da yeni yönetimin, Katar’ın eski emiri ve başbakanının siyasetlerinden gidilmeyeceği beklentisi görülürken, Katar’ın yeni emirinin Suriye konusundaki yenilgiden dolayı aynı zamanda Katar’ın 2011′den önce yani Suriye buhranından önce bölgedeki prestijini ve gücünü yeniden elde etmek için çaba harcayacağı düşünülüyor. Yani, babasının siyasetlerinin takipçisi olmayacağı bekleniyor.
Bazı haber kaynakları Katar emirinin Suriye cumhurbaşkanı Beşar Esad’a gönderdiği mesajın da, gerçekte Katar ve Suriye ilişkilerinin yeniden 2011 öncesine dönüşmesine dair güçlü bir mesaj olduğu görüşündeler.
Ama bu haberin yayınlanmasından birkaç gün sonra ve de Suriye muhalifleri koalisyonu lideri Ahmed Asi el’Cerba’nın Katar emiriyle görüşmesinden sonra Katar rejiminin yine Suriye aleyhindeki düşmanca siyasetleri izleyeceği yani Arap ülkelerinin içişlerine karışacağı görüldü.
Burada işin ilgi çekici yönü ise Suriye sorununa barışçı yollar bulunması için Cenevre’de yapılmasına çalışılan Cenevre-2 Konferansı için uluslar arası toplumun çaba gösterdiği bir zamanda Katar emirinin yine Suriye karşıtı bir tutum izlemesidir.
Katar’ın yeni yetkilileri, iktidarlarını Amerika’ya borçludurlar ve bunun içindir ki, Katar’ın Amerika’yı vekaleten Suriye yönetimi muhalifleri arasında daha fazla koordine sağlamaya çalıştığı görülmüştür. Zira, halihazırda Suriyeli muhalifler arasında her zamandan daha fazla bir ihtilaf vardır. Katar da, bunu gidermek ve Suriye yönetimine baskı yapmak için olanca gücüyle çalışmaktadır.
Ama buradaki önemli bir nokta ise Katar’daki yeni yönetimin, Katar’ın bölgede artık asıl ve önemli bir oyuncu olacak kapasitesinin kalmadığı gerçeği unutmasıdır.
Bundan dolayıdır ki, Şeyh Hamed’in de artık kısa zamanda Suriye buhranı kurbanı olacağı düşünülürken Batılıların yine bölgesel siyasetleri için Katar yerine Arabistan’ı tercih edecekleridir.
