Irkçı İsrail’in terörizm temelinde kuruluşu- 3

Irkçı İsrail’in terörizm temelinde kuruluşu adlı yazı dizmizin 3 bölümünü sunuyoruz

2. dünya savaşı sırasında milyonlarca Asyalı Afrikalı ve Avrupalı Hıristiyan ve Müslüman ile diğer dinlere mensup insan hayatını kaybetti. Bu arada Yahudilerde Siyonistlerle Nazilerin işbirliği sonucu büyük zulümlere maruz kalıp katledildi. Ancak Siyonistler Holookast ve Yahudi soykırımı iddiasını gündeme getirip, mazluma oynadılar. Batılı emperyalist güçlerde Yahudi soykırımı iddiasına sahip çıkıp, diğer milletler ve milliyetlerin katliamını göz ardı edip, Filistin halkının baş belası oldular. Bu propaganda kampanyası sonucu Siyonist Yahudilerin taraftarları hızla arttı. Amerika’daki Siyonist Yahudi sermaye sahipleriyle tefecileri Yahudi ajansıyla Siyonist terör örgütlerini desteklediler. böylece savaştan zarar görmeyen Amerika rejimi Siyonist çetelerle göçmen Yahudilerin büyük destekçisine dönüşüp, bu konuda İngiltere’yle yarıştı. bıraktı.

Buna Takiben de Filistin topraklarında soykırımcı ve yapay İsrail devletinin kurulması yolunda birbiri ardınca adımlar atıldı. Filistinli Müslüman Araplar, işgalci İngilizler ve Siyonist göçmen Yahudiler arasında yıllar süren mücadelelerin ardından hunhar İngiliz kraliyeti Filistin sorununu 1947 yılında Birleşmiş Milletlerin gündemine taşıdı. BM’de Kurulan Filistin Özel Komisyonu, Filistin topraklarının göçmen Yahudilerle öz vatanlarında yaşayan Filistinli Müslüman Araplar arasında ikiye bölünmesini, Kudüs’ün ise uluslararası bir statüye kavuşturulmasını önerdi. Ancak öneri İslam ve Arap ülkeleri tarafından kabul edilmeyince; Siyonist Yahudiler, Amerika, İngiltere ve Sovyetler birliğinin desteğinde 14 Mayıs 1948’de Gayri meşru sözde İsrail Devleti’nin kuruluşunu ilan ettiler. Irkçı İsrail’in işgal edilen Filistin toprakları üzerinde kuruluşuyla birlikte Arap-İsrail Savaşları başladı.

Amerika’nın Mason başkanı Truman soykırımcı İsrail rejimini ve sözde bağımsızlığını resmen tanıyıp, Filistin halkının oluk oluk kanının akıtılmasına yol açtı. Soykırımcı İsrail rejiminin kurulmasından hemen sonra Amerika mali ve askeri desteğini Siyonist terör çetelerinden oluşan İsrail’e akıtmaya başladı. Sovyetler birliği de Siyonist rejimin işgal girişimlerini destekledi. Dünya Yahudi ajansı ve Siyonist teşkilatlarsa çeşitli ülkelerde örgütlenip, Yahudi cemaatleri İsrail denen işgal edilmiş Filistin topraklarına göç etmeye teşvik ettiler. Siyonist Yahudi nüfusun yapay ve devşirme doldurma yöntemiyle arttırılması sonucu bölgedeki saldır ve savaşlar zirveye ulaştı. Siyonist Yahudiler Filistinli Müslümanların evlerini, bağlarını, mezralarını ele geçiriyor veya imha ediyorlardı. Bu vahşi saldırılar sonucu Filistinli Araplarla Müslüman halk kitleleri, komşu ülkelere sığınma zorunda kalıyorlardı.

Soykırımcı İsrail rejiminin oluşup kurulmasında farklı etkenler rol oynadı. Bunlardan biri Filistin halkına karşı örgütlendirilip, silahlandırılan Siyonist Yahudilerden oluşan terör örgütleriydi. İngiltere, Fransa ve Amerika’nın yardımıyla dünya Yahudi Ajansı ve Siyonist örgütler; Hagana, Eştern, İrgun ve Bitad diğer Siyonist terör örgütlerini Siyonist siteler ve Kibutzlarda organize edip eğiterek Yahudi teröristler aracılığıyla Arap ve Filistin ülkelerinde Müslüman Halka karşı katliamlara baş vurdular. 1921 yılında kurulan “savunma ve eylem” sloganıyla hareket edene Hagana terör örgütünün görevi; “Terör estirip Filistinlileri korkutup, ev ve topraklarını tek etmeye zorlamak, onları kendi ev ve arazilerini satmaya zorlamaktı. Hagana bir süre sonra dünya Yahudi ajansının silahlı koluna dönüştü. Bu terör örgütünün Şhay adlı istihbarat kolu, Filistinli ve Arap direnişçilerle askeri merkezler hakkında eyleme dönük bilgi ve istihbarat toplamaktı. Hagana kandırdığı Yahudileri Siyonist ideolojiyle eğitmek ve onları Siyonist sitelerde ve Kibutzlarda yerleştirmekti. Hagana terör örgütünden ayrılan ve Siyonist önderlerden “Menehim Bigen” tarafından örgütlenen “İrgun terör örgüt”ü de Filistin halkını katletme ve topraklarından sürme konusunda etkin ve vahşi eylemler başlattı.

Siyonist çeteler, Filistinlileri ana yurtlarından sürerek 1948 yılına Kadar 600 bin Yahudi’yi dünyanın dört bir noktasından toplayıp Filistin’e taşıdılar. Böylece yapay ve gayri meşru modern Siyonist İsrail devletini kurdurdular.

Şimdi akla gelen mesele şudur ki acaba Siyonist devleti temsil eden İsrail’in hukuki var mıdır.?

Bilindiği gibi; Uluslararası Hukuk’ta Modern Devletin Kuruluş ilke ve Şartları: “TOPRAK ve coğrafik alan”, sahibi olma, “soylu ve yerleşik Nüfüs-Millet” olma, “Kesintisiz Siyasi ve İdari Düzen” sahibi olma, “HAKİMİYET- yani ülke içi Uluslararası Meşruiyet sahibi olma”, “Meşru iç ve Uluslararası Kanunlar” sahibi olmaktan ibarettir.

İşte bu “Hukuk devleti” kurma ve “Hakim devlet” olma İlkeleri uyarınca sözde “İsrail devleti kurma ve ilan etme sürecini incelediğimizde; “Toprak –ülke” faktörü uyarınca ”İsrail devlet”i diye bir olay var olmayıp, olmayacaktır da. Zira “Etnik temelli Din”i bir Devlet olan İsrail kurulmadan önce; “Modern Siyonizm” hareketi, Uganda’yı Yahudilerin asıl vatanı olarak seçmişti. Fakat bu Yahudi temelli “Etnik ve dinci hareket” Osmanlı devletinin çökmesi ve Arap ülkelerinin İngiltere emperyalizmi tarafından işgal edilmesinden sonra ve de İngiliz liderlerinin telkinleri üzerine Filistin belde’sini Yahudilerin “Arz-ı Mevud”u olarak seçip ilan ettiler.

Demek ki en az 2000 yıldan beri Yahudi beldesi diye bir ülke-toprak yoktu.

Meşru ve hakkaniyet sahibi bir kurulmuş ve kurulacak bir devletin ikinci ana etkeni “Nüfus-Cemiyet ve Milliyet’e mensubiyettir. Bilindiği gibi birinci dünya savaşı sonrası Filistin topraklarında bir milyon Filistinli-Yahudilere göre yok edilmesi veya köleleştirilmesi gereken İsmail oğulları Kenanlılar- ve 50 bin Yahudi yaşıyordu . bu gerçeklerden hareketle bölgemizde ve Filistin topraklarında “Devlet” kuracak Yahudi nüfus birikimi ve yoğunluğu da söz konusu değildi.

Meşru ve iktidarını sürdürme hakkına sahip kurulmuş veya kurulacak bir devletin kurucu 3. ana unsuru kesintisiz Siyasi ve İdari devlet düzeninin varlığıdır. Yahudiler bölgemizde Nüfus sayısınca çok az bir cemiyet oldukları için bu önemli ve etkin “Devlet kurucu” faktöründen de yoksundular. Nitekim ırkçı İsrail rejimi, diğer ülkelerden devşirilip Filistin topraklarına taşınan kandırılmış Yahudiler ve Siyonist çetelerden oluşuyor.

Meşru ve hakkaniyet sahibi bir kurulmuş ve kurulacak bir Devletin 4. kurucu unsuru Hakimiyet ve hakimiyet hakkıdır. Yahudilerin ve tarihçilerin de bu gerçeği teslim ettikleri gibi en az 2000 yıl önceden ila 1948 yılına kadar Yahudiler “Hakimiyet” faktöründen de yoksundular. Bu nedenle sadece Filistin halkını oluşturan çoğunluğu Arap Müslümanlardan olanlarla Hıristiyan ve azınlıktaki Yahudi Filistinliler; ortak ve bağımsız devlet kurma, hakkaniyet ve hukuk temelinde iktidar olma hakkına sahiptirler. Halbuki 1948 yılından önce ve sonra masum Filistin halkı katliam, sürgün ve işkenceye ve terörist saldırılara maruz kalarak, kendi ev ve barklarını ve ana vatanlarından sürgün edilip, Siyonist Yahudi göçmenlerine yerli Filistin halkının evlerini, topraklarını, bağlarını ve mezralarını işgal ettirdiler ve onların malvarlığını yağmalattılar. Irkçı İsrail’in kuruluş süreci beyaz göçmenlerin Amerika’nın yerli halkını katliam etmek ve Amerika birleşik devletlerini kurma sürecinin bir kopyası sayılıyor.

Gerçek şudur ki İngiltere Amerika’nın yardımıyla Siyonist örgütler ve dünya Yahudi Ajansını destekleyerek Hagana, Eştern, İrgun ve diğer Siyonist terör örgütlerini Siyonist siteler ve Kibutzlarda organize edip eğiterek Yahudi teröristler aracılığıyla Arap ve Filistin ülkelerinde Müslüman Halka karşı katliamlara baş vurdular. Siyonist çeteler, Filistinlileri ana yurtlarından sürerek 1948 yılına Kadar 600 bin Yahudi’yi dünyanın dört bir noktasından toplayıp Filistin’e taşıdılar. böylece yapay ve gayri meşru bir modern Siyonizm ideolojisi temelinde soykırımcı ve terörist İsrail devlet”ini kurdurdular.

Irkçı ve yapay İsrail devletinin terör temelli kuruluş süreciyle Siyonist rejim bir kanser tümürü ve hançer gibi İslam ve Arap aleminin kalbine saplandığı gibi, soykırımcı İsrail Filistin topraklarıyla da yetinmeyip, Nil’den Fırat’a kadar bir karanlık emelleri doğrultusunda bölge’deki Müslüman ve mazlum milletlere yeni kanlı ve yıkıcı savaşlar dayattı. Nitekim Kudüs, Batı Şeria, Gazze, Mısır’ın Sina yarımadası ve çölü, Suriye’nin Golan tepeleri ve Teberya gölü, Lübnan toprakları ve Ürdün topraklarının bir kısmı Siyonist ve saldırgan İsrail rejimi tarafından işgal edilip, yüz binlerce Filistinli de sürgün edilip, mülteci durumuna düşürüldü.

Soykırımcı İsrail rejiminin Siyonist yöneticilerine göre ırkçı İsrail’in varlığının sürekliliğin korunması ancak, Filistin topraklarında Yahudi nüfusunun artırılması ve Yahudilerin yaşadığı alanların genişletilmesi ile mümkündür. Bunun sağlanabilmesi için de Filistin halkı ya tamamen bu topraklardan sürülmeli yada yok edilmelidir. İşte bu insanlık dışı inanç doğrultusunda ırkçı İsrail rejimi 63 yılı aşkın bir süredir Filistin halkına karşı etnik bir soykırım ve terör sürütmektedir.

Irkçı İsrail’in terörizm temelinde kuruluşu- 1

Irkçı İsrail’in terörizm temelinde kuruluşu- 2