HABERLERİNSAN HAKLARIMEDYA ANALİZSuriye

Muallim Salihi ile Gündemi Değerlendirdi

Başbakan Yardımcısı Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanı Velid el-Muallim bugün Tahran’da İran Dışişleri Bakanı Ali Ekber Salihi ile bir oturum düzenledi.

Muallim ve Salihi oturumlarında ikili ilişkilerin yanı sıra başta Suriye olmak üzere bölgenin gündemini masaya yatırdılar.

Oturumun ardından Muallim ve Salihi ortak basın toplantısı düzenlediler.

Muallim: Diyalogun Başarılı Olması İçin Şiddete Son Vermek Gerekiyor

İranlı Mevkidaşı Salihi ile görüşmelerinin oldukça iyi ve verimli olduğunu ifade eden Muallim; iki tarafın aynı vizyonu paylaştıklarını belirtti.

Muallim Suriye’nin, dünyanın büyük çoğunluğunun katıldığı bir krizle karşı karşıya olduğunu belirtirken; Suriye’nin halkının kararlı mücadelesi, yönetiminin kararlılığı, dost ve kardeşlerinin desteği ile direndiğini ve direnmeye devam edeceğini vurguladı.

Yurtiçinden ve yurtdışından diyaloga katılmak isteyen herkese gerekli garantilerin temin edilmekte olduğunun altını çizen Muallim; Suriye’nin krizin çözümünün siyasi olduğuna inancıyla diyalog treninin harekete geçtiğini ifade etti. Muallim; fakat bu diyalog treninin ilerlediği düzeyde şiddetin de tırmandırıldığının görüldüğüne işaret ederken, her şeye rağmen diyalogun başarılı olması için şiddetin durdurulmasının kaçınılmaz olduğunu söyledi.

Muallim; şiddetin son bulması için ise kaynak ve desteğinin kurutulması gerektiğini vurguladı.

20130302-173500.jpgSuriye’nin siyasi çözüme inandığını ve tüm Suriyelileri buna davet ettiğini belirten Muallim Suriye’nin tüm Suriyelilere; “Kanların akıtılmasına yeter, gelin hep birlikte Suriye’nin geleceğini yapılandıralım..” dediğini ifade etti.

Muallim; Cumhurbaşkanı Beşşar el-Esad’ın 06 Ocak tarihinde kapsamlı çözüm için bir siyasi program ilan ettiğini ve hükümetin bu programı onaylayıp hayata geçirilmesi için kabine komitesi teşkil ettiğini belirtti. Kabinin bu bağlamdaki yoğun çabaları çerçevesinde yurtiçinde muhtelif siyasi, sosyal, ekonomik ve halk faaliyetleriyle 22 oturum düzenlediğine dikkat çeken Muallim; diyalog isteğinde olanlar için gerekli kanuni işlemlerde bulunup gerekli garantileri de temin ettiğini açıkladı.

Muallim; Suriye’nin kesinlikle siyasi çözüme açık olduğunu ve bunda ciddi olduğunu belirtirken, fakat siyasi çözümü isteyen birinin Suriye halkını cezalandırmaması gerektiğini ifade etti. Bu bağlamda Washington’un gerçekten siyasi çözümü istemesi halinde kanları akıtmaya son vermesi gerektiğini kaydeden Muallim; Katar Emirinin de Suriye’yi vurmadığı için Güvenlik Konseyinden şikayetçi olmasının garipsenecek bir durum olduğuna işaret etti.

Suriye Arap ordusunun vatan ve vatandaşların yanı sıra mülklerini savunmada anayasa ve kanunlar çerçevesindeki ulusal duyarlı misyonunu üstlendiğine vurgu yapan Muallim; terörün sonlandırılmasında bu duyarlı misyonun sürdürüleceğini belirtti.

Muallim; Suriye’nin mutlak bir şekilde siyasi egemenliğine tutunmasıyla birlikte şiddeti ve içişlerine her türlü dış müdahaleyi reddetmesi nedeniyle ulusal egemenlik-bağımsızlığa karşı her hangi bir müdahaleye ilaveten her hangi bir dış dayatmaya da kesinlikle izin vermeyeceğinin altını çizdi.

Suriye’nin; kendi geleceğini ve yönetimini belirleme hakkı ve kararının sadece ve sadece Suriye halkının olduğuna mutlak bir şekilde inandığına dikkat çeken Muallim; bunun da en basit demokrasi vesilesi olan seçim sandıklarıyla olabileceğini söyledi.

Muallim; Suriye’nin, uluslararası toplumun elinde satranç tahtası üzerinde bir piyon olmayı kabul etmesinin mümkün olmadığına vurgu yaparken, Suriye halkının kendi krizini kendi elleriyle çözüme gücünde olduğuna dikkat çekti.

20130302-173526.jpgMuallim; modern ve yeni Suriye’nin yapılandırılmasında geleceğe ilişkin Suriyelilerin umutlarını ifade etti. Rusya’nın Suriye’deki krize ilişkin tutumu konusunda Muallim bu tutumun; siyasi ajandaların sağlanması için güç kullanma ve başka ülkelerin içişlerine müdahaleye karşı başta olmak üzere BM misakı ve kararlarına dayalı olmasıyla sabit olduğunu belirtti. Muallim; Rus dostların krize siyasi çözüm bulunması için uluslararası platformlarda çabalar harcadıklarına işaret etti.

Şiddetin son bulması yönündeki ortak çabaların terörü destekleyen, Suriye’de kültür, altyapı, ekonomi, hizmet kurumları ve her şeyi yakıp yıkan terör gruplarını finanse eden, onları barındıran ve silahlandıran Türkiye, Katar ve diğer ülkelere bu çabalarına son vermelerine zorlanmakla başlayacağını belirtti.

Muallim; bazı tarafların Suriye halkının çıkarlarını savunduklarını yada siyasi çözümü desteklediklerini iddia ettikleri bir zamanda bu açıklamalarıyla çelişen tutum ve fiillerde bulunduklarına işaret etti. Bu bağlamda Türkiye’nin Suriye’de siyasi çözümü reddettiğini, reddetmekte ısrar ettiğini ve siyasi çözüm yönünde ulusal diyaloga girmemeleri için bazı muhaliflere baskı-dayatmalarda bulunduğunun altını çizen Muallim; diyalogu istemeyenlerin şiddet istediklerini belirtti.

Salihi: Kanların Akıtılmasından Silah Taşımaya Israrlı Olanlar Sorumludur

20130302-173645.jpgBasın toplantısında Salihi; Suriyelilerin haricinde kimsenin Suriye hükümetinden istifa etmesinin hakkı olmadığını ve kimsenin Suriye halkının adına karar almasının yetkisi bulunmadığının altını çizerken, bunun Suriye’nin içişlerine müdahale olduğunu vurguladı.

Suriye’deki krizin çözümünün kesinlikle askeri olmadığını bir kez daha belirten Salihi; bu krizin ancak ve ancak her hangi bir müdahale olmaksızın bizzat Suriyelilerin kendi kararları ve aralarındaki diyalog aracılığı ile çözülebileceğinin altını çizdi.

Salihi; Suriye’de kanların akıtılması ve katliamların işlenmesinden silah taşımaya ısrar edenlerin sorumlu olduklarını belirtti.

Suriye’de şiddetin son bulması için etkin tüm ülkelerin anlaşmazlıklarını bir kenara bırakıp birlikte çalışmaları gerektiğini ifade eden Salihi; akan kanlarının sorumluluğunun kirze bulaşan tüm taraflara düştüğüne dikkat çekti.

Suriye hükümetinin diyaloga hazırlığını ve çabalarını ilan ettiğine dikkat çeken Salihi;, bu diyalogu aksatanların Suriyeli masum kanların akıtılması sorumluluğunu üstlendiklerini söyledi. Salihi; bazı taraf ve devletlerin izledikleri çifte standartlı tutumlar nedeniyle Suriye’deki kriz süresinin uzadığını ifade etti.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu