Nusra Cephesi, Hz. Hucr b. Adiyy’nin Kabrine Yapılan Saldırıyı Üstlendi

Hz. Peygamber efendimizin sahabelerinden ve Hz. Ali’nin yanında yer alan yakın komutanlarından Hz. Hucr b. Adiyy’nin türbesinin Özgür Suriye Ordusu tarafından yıkıldığı dün basında yer almıştı, ancak azılı katiller çetesi olarak ün salan Nusra Cephesi, dün akşam yayınladığı bir bildiri ile olayın sorumluluğunu üstlendi. Nusra Cephesi bildirisinde “Rahmet orduları tarafından yeryüzünde Allah’ın şeriatını uygulama doğrultusunda, Allah’ın lütfu ve hamdıyla Allah’a şirk araçlarının birinden kurtulduk ve Hucr b. Adiyy’nin cesedinin uygun bir yerde defnedilmesi için kafir Suriye yönetiminin bina ettiği yerden alınarak başka bir yere götürülmüştür. Bu çalışma, kabirlere ibadet edilmesine ve Allah’a şirk koşulmasına sebep olacak kabirlerin yapılmasını haram sayan Allah’ın şeriat yasalarına göre yapılmıştır” denildi.

Şu ana kadar Suriye’de her türlü cinayeti işleyen ve ele geçirdiği masum insanlara işkence ederek ve başlarını keserek öldüren katiller çetesi Nusra Cephesi, Hz. Hucr b. Adiyy’e (r.a) ait kabri yıktıklarını ve cesedi şeriflerinin yerinden sökülerek bilinmeyen bir yere götürülme olayını üstlenen bir bildiri yayınladı.

El Nusra Cephesi terör örgütünün yayınladığı bildirinin tam tercümesini sunuyoruz:

Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla

 

“إِنَّ الَّذِينَ تَدْعُونَ مِنْ دُونِ اللَّهِ عِبَادٌ أَمْثَالُكُمْ فَادْعُوهُمْ فَلْيَسْتَجِيبُوا لَكُمْ إِنْ كُنْتُمْ صَادِقِين”

 

“(Ey kâfirler!) Allah’ı bırakıp da taptıklarınız sizler gibi kullardır. (Onların tanrılığı hakkında iddianızda) doğru iseniz, onları çağırın da size cevap versinler! (A’raf, 194)”

 

Rahmet orduları tarafından yeryüzünde Allah’ın şeriatını uygulama doğrultusunda, Allah’ın lütfu ve hamdıyla Allah’a şirk araçlarının birinden kurtulduk ve Hucr b. Adiyy’nin cesedinin uygun bir yerde defnedilmesi için kafir Suriye yönetiminin bina ettiği yerden alınarak başka bir yere götürülmüştür. Bu çalışma, kabirlere ibadet edilmesine ve Allah’a şirk koşulmasına sebep olacak kabirlerin yapılmasını haram sayan Allah’ın şeriat yasalarına göre yapılmıştır.    

Hucr b. Adiyy adıyla anılan kişinin kabri, Rafızi (Şia mensuplarını kast ediyor) fırkası tarafından şeriat ve sünnet ilkelerine aykırı olarak mabede dönüştürülmüş ve Allah’ın dinine aykırı olarak onun için mabetler ve mescitler yapmışlardı. Dolayısıyla mücahitlerimiz (selefi çetesini kast ediyor) “Adra beldesi”ni özgürlüğe kavuşturmayı başararak kafir rejimin pislik ve çirkinliklerini temizlemiş ve Allah’ın şeriatını uygulama çerçevesinde bir grup mücahit, şeriat yasalarınca ve ilim ehlinin fetvası gereği şirke bulaşılmış “Hucr b. Adiyy el Kindi’nin” mabedini yıkmışlardır. Bu iş din ve sünnetin korunması adına yapılmıştır!

Mücahitlerimiz! Kutsal Şam topraklarında şeriat ve nebevi sünneti, hakkın gerçekleşmesi için yasa olarak belirlemiştir. Dolayısıyla Aziz Şam topraklarının her yerinde yine şirk evlerinin tamamını yıkmaya devam edecektir!   

 

وَاللّٰهُ غَالِبٌ عَلٰى اَمْرِهٖ وَلٰـكِنَّ اَكْثَرَ النَّاسِ لَا يَعْلَمُونَ

 

“Allah, emrini yerine getirmeye kadirdir. Fakat insanların çoğu (bunu) bilmezler. (Yusuf, 21)”

 

Cebhetu’n Nusra li ehli’ş Şam (Şam Meydanlarının Cihat Mücahitleri – Tebligat bölümü)

 

Bizleri hayır dualarınızda unutmayınız.

 

Hamd, alemlerin rabbi Allah’a mahsustur.

 

……………..

Dün “Şam Banliyölerinde Suriye Devrimiyle Koordinasyon Kurulu” adında bir grup Twitter sayfasındaki hesaplarından şunları yazmışlardı:

Şialara ait mezarlardan biri Adra bölgesinde bulunan “Hucr b. Adiyy” mezarıdır. Allah’a şirk koşma merkezine dönüşen bu kabir, kahraman Özgür Suriye Ordusu tarafından kazılarak cesedi bilinmeyen bir yere götürüldü. Allah’a şükürler olsun. Allah, Özgür Suriye Ordusunu muzaffer kılsın.  

Bilindiği gibi Nusra cephesi adlı selefi çetesi, alçakça bir saldırıyla Peygamber efendimizin (s.a.a) değerli sahabesi ve Hz. Ali’yi (a.s) yalnız bırakmayan yakın yaranlarından olan Hz. Hucr b. Adiyy’in kabri şeriflerini Kur’an ayetlerini anlamadan cahilce yorumlarından yıkmış ve cenazesini yerinden çıkarmışlardır. Her insaflı insanın tarihi hafızası bilmektedir ki Hz. Hucr b. Adiyy ve adamlarının katili Muaviye b. Ebu Sufyan da insanları aldatmak için Kur’an ayetlerine sarılmış ve Kur’an sayfalarını mızraklara geçirmiştir.   

Halbuki, İslam dinine hizmet etmiş büyük insanların kabirlerine saygı duymak Mukaddes İslam Şeriatının emri ve Peygamber efendimizin sünnetlerindendir. Buna ilave olarak Kur’an-ı Kerim’in açık nassı (Kehf suresinde geçmektedir) gereği böyle yerleri ziyaret etmek Allah Teala’nın anılmasına sebep olmaktadır.

Ayrıca, Peygamber efendimiz (s.a.a), Ehlibeyt (a.s), Sahabe ve Tabiin yüzyıllar boyunca devamlı olarak Salihlerin kabirlerini ziyaret etmeye önem vermiş ve buralara bina yapmışlardır. Vahhabi – Selefilerin Arabistan’da ortaya çıkmasına kadar Mekke ve Medine’de bulunan önemli din büyüklerinin kabirleri ziyaret yerleri ve türbe şeklinde idi. Vahhabilerin saldırılarıyla Medine’de bulunan Cennetü’l Baki mezarlığı yerle bir edilmiş, Uhut şehitliğinde yatan Hz. Hamza Seyyid-i Şüheda’nın kabri yıkılmış… Mekke’de bir çok Müslüman kabirleri yerle bir edilmiştir. (Peygamber efendimizin kabrini de yıkmaya kalkmışlar, ancak halkın baskısından dolayı bundan vazgeçmek zorunda kalmışlardır)  Ve yine Mekke’de bulunan Hz. Hatice (s.a) validemizin kabri şerifleri ve Hz. Ali’nin değerli babası Hz. Ebu Talib’in kabri şerifleri yıkılmıştır. Bunların dışında günümüze kadar din büyüklerinin kabirleri her zaman ziyarete açık olmuş ve Müslümanların ihtimam gösterdikleri kutsal yerler olarak bilinmiştir. Peygamber efendimizin Medine’deki kabri şerifleri, dünyanın çeşitli yerlerinde bulunan Peygamberlerin kabri şerifleri, farklı ülkelerde bulunan Sahabe, Tabiin ve Şehitlere ait kabirler Müslümanların ziyaret yerleridir. Hanefi Mezhebinin kurucusu Numan b. Sabit Ebu Hanife’nin kabri Irak’ın başkenti Bağdat’ta, Şafii mezhebinin kurucusu Muhammed b. İdrisi Şafii’nin kabri Mısır’ın başkenti Kahire’de, Hambeli Mezhebinin kurucusu Ahmed b. Hambel’in kabri Bağdat’ta herkese açık ziyaret mekanlarıdır. (Maliki mezhebinin kurucusu Malik b. Enes’in kabri Medine’de Cennetü’l Baki mezarlığında Vahhabiler tarafından yıkılmadan önce türbe şeklinde ve kubbesi bulunmaktaydı.) Yine Ehli sünnetin itikat imamları olarak bilinen Ebu Mansur el Maturidi’nin Kabir Özbekistan’ın Samerkant şehrinde, Ebu’l Hasan Eşari’nin kabri Bağdat’ta türbe şeklinde ve herkese açık ziyaret yerleridir.