Suriye el-İhbariye Televizyon Kanalının bu sabah erken saatlerde maruz kaldığı hain terör saldırısına yerel Arap ve uluslararası resmi ve kurumsal düzeylerde kınamalar yağıyor.
Bu bağlamda Halk Meclisi üyeleri; Suriye’deki ulusal dürüst medyaya barbar bir terör saldırısı olarak nitelendirdikleri eylemi keskin bir dille kınadıklarını belirttiler.
Suriye’nin onurlu sesini susturmaya çalışan terör eylemlerinin kendilerini ulusalcı tutumlarından caydırmayacağını belirten milletvekilleri hak ve adalet sesinin her zaman yükseklerde kalacağını, bu yönde çabalar harcayacaklarını ifade ettiler.
Ürdün Aydınlar ve Gazeteciler Topluluğu eli kanlı terör gruplarının saldırılarını keskin bir şekilde kınadığını belirterek, bu eylemlerin Suriye’nin tutumlarını hedef aldığını ifade etti.
Iraklı el-Savt Gazetesi SANA’nın bir nüshasını aldığı kınama bildirisinde; bu hain terör eyleminin eli kanlı terör grupları ve arkalarındaki karanlık güçlerin hak sesinden duydukları rahatsızlığı yansıttığını söyledi.
Lübnanlı çok sayıda aydın, araştırmacı, gazeteci ve yazar da benzer kınama bildirileri yayınlayarak, hain ve barbar bir terör eylemi olarak nitelendirdikleri bu saldırının karanlık güçlerin deşifre korkusunu yansıttığını belirttiler.
Arap el-Alem Haber Ajansı saldırının tüm Arap medyası ve gazetecilerine yapılan vahşi bir terör saldırısından ibaret olduğunu belirterek, kamuoyuna sadece gerçekleri yansıtmaya çalışan gazetecilerin şehit düşmelerinden duyduğu üzüntüyü ifade etti.
İnsan Hakları ve Araştırmalar Danışma Merkezi ise; bu çirkef terör eyleminin dış karanlık güçlerin Suriye’de medyayı ve hak sesini hedef aldıklarına bir kanıt teşkil ettiğini belirtti.
Suriye’de bulunan kabile ve aşiretler yayınladıkları ortak bildiride; bu gibi barbar terör eylemlerinin onurlu Suriyelileri ulusalcı tutumlarından caydırmayacağını ifade ederek gerçeklerin her zaman üstte kalacağını ifade ettiler.
Suriye’nin farklı üniversitelerinde okuyan öğrenciler de eylemi kınadıklarını belirterek, terör grupları ve onları destekleyen karanlık güçleri lanetlediler.
Saldırıyı terör eylemlerinin gerçeğini deşifre eden sese gaddar bir eylem olarak nitelendiren Arap Yazarlar Birliği; bu barbar terör eyleminin Arap Ligi ve uluslararası güvenlik konseyinde tarafsız ve dürüst bir şekilde tartışılması gereğini dile getirdi.
Spor Genel Federasyonu, kendisine tabi tüm birlikler, kurumlar ve onurlu sporcularla birlikte hain terör eylemini keskin bir dille kınadığının altını çizerek, bu eylemin Suriye’yi vatan ve halk olarak hedef alan planları daha çok deşifre ettiğini belirtti.
Filistin Kurtuluş Halk Cephesi/Genel Yönetim yayınladığı kınama bildirisinde; eylemin Suriye’yi hedef alan terör grupları ve arkalarındaki emperyalist güçlerin alçak ve barbar mantıklarını ortaya koyduğunu ifade etti.
Yurt dışında yaşayan Suriyeli gurbetçiler ise farklı ülkelerde ve bölgelerde düzenledikleri eylemlerde terör eylemi ve arkasındaki karanlık güçleri lanetlediklerini ifade ederek Suriye’nin hiç bir zaman güçlü ve onurlu tutumlarından caymayacağını belirttiler.
Lübnan Arap Savunma Komitesi ve İşçi Sendikaları Federasyonu alçak bir terör eylemi olarak nitelendirdikleri saldırının hak sesini susturma ve karanlık güçlerin gerçeğini deşifre etmeyi önleme amacı taşıdığını ifade ettiler.
İsrail işgali altında yaşayan Golanlı Arap halkımız yayınladıkları kınama bildirisinde; gaddar ellerin Suriye’nin onurlu ve haklı sesini susturamayacaklarını belirterek, onurlu ve hür gazetecilerin kanlarının son damlasına kadar kalemleri ve kelimeleriyle savaşacaklarını belirttiler.
Kadınlar Federasyonu hain bir terör eylemi olarak nitelendirdikleri saldırıyı en keskin ibarelerle kınadığını belirterek, Suriye’nin hür kadınları e analarının ulusalcı kanallar aracılığı ile hak ve adalet sesine destek tutumlarını sürdüreceklerini vurguladı.
Öğretmenler Sendikası saldırıyı hain bir terör saldırısı olarak ifade ederek, karanlık güçlerin Suriye’de onurlu her şeyi hedef tahtasına koyduklarını dile getirdi.
Esnaf ve Sanatkarlar Sendikası eli kanlı teröristler ve arkalarındaki karanlık güçlerin ne olduğunu bilmedikleri onur ve haysiyetten uzak olduklarını dile getirerek, Suriye’nin vatansever halkı ve güçlü ordusuyla tutumlarından caymayacağını kaydetti.
Ticaret Odaları Federasyonu ve Şam Ticaret Odası yayınladıkları ve SANA’nın bir nüshasını aldığı ortak bildirilerinde; hain terör eyleminin basın ve düşünce özgürlüğüne çirkef bir saldırı teşkil ettiğini belirttiler.
Arap Barolar Birliği Genel Sekreterliği yayınladığı kınama bildirinde basın ve düşünce özgürlüğüne açık bir ihlal teşkil eden bu terör saldırısını keskin bir dille kınadıklarını belirterek, yerel ve uluslararası düzeyde gereken yasal işlemlerin alınması çağrısında bulundu.
Çiftçiler Federasyonu da kınama bildirisi yayınlayarak; eli kanlı terör gruplarının vahşi eylemlerinde hiç bir sınır tanımadıklarını ifade ederek onlara sert bir cevabın verilmesini talep etti.
Devrim Gençliği Birliği ulusalcı ve duyarlı basına karşı işlenen bu büyük cinayetin insan hakları ve Suriye halkının haklarını savunduklarını iddia eden güçlerin tarihinde kara bir leke olarak kalacağını belirtti.
Tabipler Birliği kınama bildirisinde; özgürlük, demokrasi ve benzeri süslü laflarda bulunan, temelde de karanlık güçlerden ibaret olan tarafların insanlık dışı bu terör saldırısının sorumluları olduğunu belirtti.
Suriye Ulusalcı Gençlik Partisi Suriye’nin onurlu medyası ve gazetecilerine yapılan bu saldırıyı kınadıklarını belirterek, sorumluluğunu provokatör ülkelere yükledi.
Suriye Vatan Partisi eylemi korkak ve alçak bir terör saldırısı olarak nitelendirirken, karanlık güçlerin ulusalcı ve onurlu hak sesini susturamayacaklarını vurguladı.
Arap Gençlik Birliği Genel Sekreterliği insanlık dışı bir vahşet olarak nitelendirdiği eylemin sorumluluğunu Arap Ligi dahil tüm provokatör taraflara yükledi.
İnsan Hakları Şebekesi insanlık ve tüm ilkelere aykırı olan bu saldırının uluslararası tüm yasalar, kanunlar, kararlar ve misaklara aykırı olduğunu belirterek süslü açıklamalarda bulunanların bu terörün neresinde olduklarını sorguladı.
Ürdünlü çok sayıda aydın, gazeteci ve araştırmacı da terör eylemini en keskin ibarelerle kınadıklarını vurgulayarak dünyadaki onurlu ve hür insanları teröre ve arkasındaki karanlık güçlere karşı durmalarına çağırdılar.
Suriye Ulusal Öğrenci Birliği terör eylemini şiddetle kınadığını belirterek; insnalık dışı bu vahşetin terör grupları ve arkalarındaki güçlerin Suriye’ye kinlerini yansıttığını belirtti.
Arap Sosyalist Birlik Partisi onurlu ve hür olan her kesin bu eylemi kınaması gerektiğini belirterek, Suriye uydu kanallarının yayınlarını durdurma kararı alan Arap Ligini sorumlu tuttu.
Sosyalist Araplar Hareketi kınama bildirisinde eylemin insanlığa karşı en çirkef eylemlerden biri olduğunu belirterek, Suriye’yi vatan ve halk olarak hedef alan planların bir parçası olduğunu ekledi.
Şam İl Meclisi ve yürütme ofis üyeleri saldırıyı kabul edilemez insanlık dışı bir eylem olarak nitelendirerek, Suriye’deki hür ve dürüst sesin susturulamayacağını vurguladılar.
Filistin Kurtuluş Ordusu Genel Kurmay Başkanlığı teröristlerin bu vahşetleriyle gerçek yüzlerini bir kez daha ortaya koyduklarını belirtirken, haklı Arap davaları uğruna büyük fedakarlıklarda bulunan Suriye’nin her zamanki gibi güçlü ve onurlu kalacağına inandığının altını çizdi.
Filistin Halk Mücadelesi Cephesi; terör eyleminin bir kısım bölgesel güçlerin ülkedeki ucuz aletleri aracılığı ile bu eylemi gerçekleştirdiklerine dikkat çekerek, onur verici milli ve ulusal tutumlara sahip Suriye’nin yanında olduğunu vurguladı.
Filistinli Arap Mülteciler Kurumu insanlık dışı bir terör eylemi olarak nitelendirdiği saldırıyı hak ve dürüstlüğün sesini, basın ve düşünce özgürlüğünü hedef aldığını belirtti.
Filistinli Gazeteciler ve Yazarlar Birliği terör saldırısını kınayarak, hak sesinin tüm baskı ve dayatmalara rağmen karanlık güçleri ve destekledikleri terörü ifşa etmeye devam edeceğini vurguladı.
Gazeteciler Birliği de kınama bildirisinde terör eyleminin özgürlük, demokrasi ve insan hakları borazanlarının gerçek yüzünü ortaya koyduğunu belirterek gerçeklerinin ortaya çıkmasından uydukları rahatsızlığı yansıttığını belirtti.
Terör eylemini en keskin ibarelerle kınadığını belirten Ürdünlü Vihda Haber Şebekesi; terör grupları ve arkalarındaki güçleri profesyonel bir şekilde deşifre eden İhbariye Kanalının susturulması amaçlandığını, fakat kanalın dakikalar sonra yeniden yayına devam etmesiyle onlara daha büyük ısrarla meydan okuduğunu belirtti.
Televizyon dizileri üreten şirketler yayınladıkları ortak bildiride teröristlerin efendilerinden aldıkları talimatlar üzerine uyguladıkları bu insanlık dışı eylemin onların ve sözde insan hakları, demokrasi ve özgürlüğü savunduklarını iddia eden, kendilerini uygar yada dünyanın gelişmiş veya büyük ülkeleri olarak takdim eden tarafların gerçek yüzünü ortaya koyduğunu vurguladılar.
Mili Sosyal Partisi eylemi basın ve gazetecilere tehlikeli bir saldırı olarak niltendirerek, sözde uygarlıktan söz eden tarafların terör gruplarına verdikleri destekle bu eylemden sorumlu olduklarını ifade etti.
Ürdün’deki Milli Güçler Yüksek Kurulu yayınladığı kınama bildirisinde; Suriye’nin vatan ve halk olarak kendisini hedef alan planlara karşı büyük bir zafer sağlayacağını belirterek, teröristlerin bu gibi ahlaksız eylemleriyle onur verici tutumları değiştiremeyeceklerini belirtti.
Iraklı Asya Uydu kanalı günahkar terör eylemi olarak nitelendirdiği saldırının medyanın üstüne düşen misyonu iyi bir şekilde yerine getirmesi için terör eylemlerinden korunması çağrısında bulundu.
Lübnanlı NBN televizyon kanalı; saldırıyı gerçekleştiren terör grupları ve araklarındaki güçlerin bir kez daha radikal vahşetlerinin sınırı olmadığına kanıt sunduklarını söyledi.
Lübnan Müslüman Ulemalar Topluluğu saldırının, kanalın terör ve arkalarındaki karanlık gücü deşifre gücünü kanıt teşkil ettiğini belirterek haklı ve onurlu sesi susturmanın imkansız olduğunu vurguladı.
Öncü Demokratlar Partisi terörist bir sabotaj eylemi olarak nitelendirdiği saldırının sorumluluğunu artık her kes tarafından bilinen provokatör taraflara yükledi.
Lübnan Demokratlar Topluluğu saldırı eylemini kınayarak, terör grupları ve arkalarındaki güçlerin asıl amaçlarının Suriye’yi Filistin davası gibi Arapların haklı davalarından çekmek olduğunu ifade etti.
Lübnan’daki Nasiriler Hareketi de kınama bildirisinde; terör grupları ve onları destekleyen güçlere karşı çabaları birleştirme gereğine dikkat çekerek gerçekleri deşifre kaleminin tükenmeyeceğini vurguladı.
Uluslararası Af Örgütü; İhbariye Kanalında çalışanların tamamen sivil olduklarını ve sivillerin terör eylemlerinden korunmaları gereğinin altını çizerek, herkesin bu saldırıyı kınaması gereğini belirtti.
