Maan köyü katliamcısı Türkiye’de şüpheli bir şekilde öldü

Suriye’nin Hama kentine bağlı Maan’daki Alevi katliamının ertesi günü Jandarma’nın Türkiye’ye girerken yakaladığı ve Emniyete teslim ettiği Çeçen komutan Beşlan Chekiev emniyette aniden fenalaştı.

Maan köyünde giriştikleri katliam ile adını Dünya’ya duyuran azılı Çeçen terörist’in Emniyette fenalaşması ve akabinde ilginç bir şekilde can vermesi akıllara soru işaretleri getirdi. Maan katliamının arkasındaki asıl güçlerin ve destekçilerin ortaya çıkmaması için teröristin infaz edildiği, yapılan yorumlar arasında.

Zehirlenme şüphesiyle kaldırıldığı Tıp Fakültesi’nde 6 gün yoğun bakımda kalan Chekiev’in sağlık durumunu Vali ve Emniyet Müdürü bizzat hastaneye gelerek takip etti. Çeçen Komutan için Hatay’da adeta olağanüstü hal ilan edildi. 17 Şubat’ta sabaha karşı yaşamını yitiren Chekiev’e, 45 dakika boyunca kalp masajı yapıldığı bildirildi.

Şüpheli şekilde ölen Çeçen terörist için üst düzeyde alarm ve yoğun güvenlik  

1975 doğumlu Çeçen Beslan Chekiev, Suriye’den Türkiye’ye geçerken Cilvegözü sınırında Jandarma tarafından yakalandı. Jandarma Chekiev’i Antakya Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi’ne teslim etti. Chekiev buradan Yabancılar Şube’ye yönlendirildi. 11 Şubat günü Yabancılar Şube’de aniden rahatsızlanan Chekiev, zehirlenme şüphesiyle Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne kaldırıldı. Chekiev’i hastaneye getiren emniyet yetkilileri “Suriye’de önemli bir Çeçen komutan” olduğunu aktardı ve kesinlikle kurtarılmasını istedi.

Chekiev, doktorlara yaklaşık 30 kişilik bir yemekte bulunduğunu burada bir elma ve enerji içeceği içtiğini aktardı. Emniyet yetkilileri de baş ağrısı şikayeti üzerine Chekiev’e bir adet ağrı kesici (Vermidon) verdiklerini belirtti.

‘Helikopter hazır’

İlk belirlemelerde zehirlenme bulgusuna rastlanmadı. Ancak Chekiev’in durumu daha da kötüleşti. Yaşam fonksiyonları çöken ve kısa sürede bilincini kaybeden Chekiev yoğun bakıma alındı. Chekiev’den alınan kan örneklerinde toksin madde tespit edilemedi. Kan örnekleri Adana’ya da gönderildi ancak burada da zehirlenme bulgusuna rastlanmadı. Doktorlar Chekiev’in yaşam fonksiyonlarının neden bir anda çöktüğünü tespit edemedi.

Eşi koruma polisi 
Chekiev’in eşi rahatsızlığın ilk günden itibaren Chekiev’i Kocaeli’ye götürmek istedi. Yabancı uyruklu kadın sürekli “Devletin kendisine imkan ve para verdiğini, helikopterin hazır beklediğini” söyledi. Chekiev’in eşinin koruma polisi olması da dikkat çekti.

Özel hasta

Chekiev için Tıp Fakültesi’nde olağanüstü hal ilan edildi. Bugüne kadar yoğun bakıma hiç uğramayan akademisyenler ve profesörler Chekiev’in durumunu takip etti. Chekiev yoğun bakım içerisinde oluşturulan özel bir alanda tutuldu. Yanına girebilecek sağlık personeline bile sınırlama getirildi, sadece iki kişinin yanına girmesine izin verildi. Hastane kaynakları, “Tıp Fakültesi’nde ilk kez bu kadar özel bir hasta ile karşılaştıklarını” vurguladı.

Yoğun bakım servisinin kapısında “sivil” bir görevli 6 gün nöbet tuttu. Chekiev’in kan ve benzeri ihtiyaçları bu görevli aracılığıyla çözüldü. “Sivil” görevlinin konuşmalarına tanık olanlar Chekiev’in tüm ihtiyaçlarının “teşkilat” tarafından karşılandığını aktardı. Çeçen Komutan’ın durumu Hatay bürokrasisini de alarma geçirdi. Emniyet Müdürü ve Vali bizzat tıp fakültesine giderek hastane yöneticileriyle görüştü. Hastane yetkilileri düzenli olarak İstanbul’dan arandı.  valilik ve emniyet yetkilileri 6 gün boyunca düzenli olarak hastaneyi ziyaret etti, bilgi aldı.

45 dakika kalp masajı

Çeçen komutan 17 Şubat’ta sabaha karşı öldü. Doktorlar kalbi duran Chekiev’i 45 dakika boyunca kap masajı ile hayata döndürmeye çalıştı. Chekiev’in cenazesi otopsi için Adana Adli Tıp Kurumu’na gönderildi. Chekiev’in eşinin otopsi işlemine karşı çıktığı ancak yetkililerin bu itirazı kabul etmedi.

Ehl-i Beyt dostu Müslümanları  katletmişti

Ulaşılan iddiaya göre Beşlan Chekiev, Suriye’de Hama’ya bağlı Maan köyünde yaşayanEhl-i beyt dostu müslümanların katliamının başındaki komutanlardan biri. Chekiev’in Türkiye’ye giriş yaparken Jandarma tarafından yakalandığı tarih de katliamın hemen arkasına denk geliyor.