DÜNYAFilistinİNSAN HAKLARIMEDYA ANALİZSİZDEN GELENLERTÜRKİYE

Zulme Rıza Zulümdür

Sitemizin “sizden gelenler” köşesine henüz çok genç bir kardeşimiz tarafından gönderilen yazıyı sizlerle paylaşıyoruz.(İslamaktuel.com)

Zalim zulmüyle mazlumu katlederken,yerimizde oturup seyirci kalmamız birçok şeyin bizlerin aleyhinde olduğunu unutturuyor.Bizler sıcacık evlerimizde oturup ailemizle,arkadaşlarımızla ve dostlarımızla keyifli günler geçirirken,Mazlum ve mustazafların katline göz yumuyoruz.
Kerbela’nın günümüzde tekrar canlanmasına öncülük eden, Hüseyni düşünceye sahip Alimlere,Ebulfazl Abbas’lara,Ali Ekber’lere karşı belki de bilmeyerek yezid ve ordusuna canla başla destek veriyoruz.
Cüzi miktardaki hayatımızı İslami Düşünce ile geçirmeyip,hayatımızı hem bu dünyada hem de gerçek dünyada zindana çevirip,cehennem çukurlarında kaybolmayı göze alıyoruz.İslam’ın gözüyle çağa bakmayıp,çağın gözüyle İslam’a bakıyor,bile isteye hatalar yapıp ateşi kendimize çekiyoruz.Kendimizi  Öz Muhammed-i İslam’dan uzaklaşıp,amerikancı islamın kollarına atıyoruz

Toplumsal olarak günümüzde meydana gelen onca tehlikeli olaylara sadece bakmakla yetinip,sırtımızı dünya mazlum ve musrazaflarına dönüyoruz.İzleyip-dinlediğimiz tüm haberlere sadece anlık tepkiler verip,ezilen ve hakları gasp edilen insanlığın çığlığına kulaklarımızı tıkayıp,onların gerçek katillerinin sahte timsah göz yaşlarına ve aldatıcı sözlerine kanıp bilmeden düşmanlık yapıyoruz.Bize anlatılanları,gösterilenleri,izletilenleri Hak ve Hakikat terazisinde mihenge vurmak bir yana zahmet edip “acaba”bile demiyoruz

Ve bize bütün bu yalanları söyleyenlerin, bugün mukaddes beytimiz olan Mescid-i Aksa işgal edilirken,İsrail Askerleri habis çizmeleriye,o mukaddes  beytin içinde dolaşırken,biz ümmet’in erkeklerinin yapmadığını yapan Filistinli bacılarımızın başörtüleri köpek sürüleri tarafından çekiştirilirken,one minute’cilerin  neden dut yemiş bülbül kesildiğini hiç merak etmiyor, onlara,Suriye’ye karşı cesurca ve hatta canavarca saldırmanıza karşı, neden İsrail’i sadece kınıyorsunuz demiyoruz? Demek bir yana neden onların yaptıkları bütün bu ihanetleri “vardır bir hikmeti” mantığıyla destekliyoruz.Neden Siyonist-işgalci israil’in, Amerikan emperyalizminin ve ona uşaklık eden Amerikancı islam düşüncesinin halkımızı Hak Yol’dan alıp batıla ve onun bataklığına atan insan bozmalarına fırsat veriyoruz?
” Her koyun kendi bacağından asılır ” düşüncesiyle belki de yanımızdaki dostlarımızı  cehennem çukurlarında kaybolmasına göz yumuyoruz.
Evet, belki her koyun  kendi bacağından asılır ama unutmamak lazım ki kokusu uçsuz bucaksız yayılır…

İlgili Makaleler

Bir Yorum

  1. BİR BOYUTUYLA DEPREMİN ÖĞRETTİKLERİ…
    Deprem bize gösterdi ki aslında Dünya halklarının birbiri ile bir derdi ,sorunu yokmuş. Dünya Halkları kardeştir.”İnsanlar ile ya dinde kardeş siniz, Yada cins olarak türdeş siniz” (Hz Ali ) Üstünlük ise sadece takva iledir . İnsanlık düşmanı siyonizmin en çok korktuğu şey de bu yeryüzü kardeşliğinin canlanmasıdır. Asırlardır varlığını ayrıştırma üzerine kuran siyonizm , tefrika silahi ile yeryüzünde iktidarını perçinlemiş ve Gerek insani gerekse de İslami Vahdet ise adeta dünya üzerinde sürgüne yollanmış tır. Yeryüzü kardeşleri olan Arabın Acemle ,Kürdün Türk ile ,sünni nin alevi ve şii ile , Çerkezin Laz ile ,Müslümanın Hiristiyan ve Yahudi ile (siyonist Yahudiler dışında) Zencinin Beyaz ile insani olarak hiç bir sorunu yok iken hep birbirine düşman olarak tanıtılmıştır. Hiç bir ülke halkının diğer ülke halkı ile sorunu da bu bab da yok tur .Bu farklılıklar aynı dünyadaki gül bahçesinin renk armonisidir .Sadece bağnaz ve bedevi ahlaka sahip olanlar bu doğal farklılıklara tahammül ve hoşgörü göstermezler .Sorun ise “Birbirini tanıyanların savaşlar başlatıp ,hiçbirbirini tanımayan dünya halkalarının masumca ölmesidir”. Sorun Her kavim ,Her din ,Her mezhep ,Her renkten perakende kötü (lokal)örnekler gösterip ,toptan hükümler verilmesidir .Sorun Ögrenilmiş ve öğretilmiş taraflı subjektif önyargısal bilgi kirliliğidir . Sorun olgunlaşmadan mahrum olup muhatabı anlamak ve dinlemek yerine sormadan yargılamaktır .Sorun empati kurmak yerine kendi yaşadığı coğrafi ve zihinsel “Berlin Duvarlarını “aşıp dücünce ufukların da yol almamaktır. Sorun ,İnsan olduğumuzun bilgi ve bilincine varmayıp ahlaki olarak hazımsızlık yaşamaktır .

    Allah bizleri imtihan ederken ,yaşadığımız acılar ,dramlar, depremler ve afetler ile bizlere çok şey öğretti . Sebepsiz savaşların bir kez daha anlamsız lığını gösterdi ,fani bir dünyada baki düşmanlikların bize sirayet etmiş hastalık olduğunu ve siyonizmin en tesirli tefrika silahıyla halkları bölüp yutmak ve sömürmek istediğini öğrendik.İnsanlık ailesinde ki bu büyük acılar ile de fıtratların yeniden kendi öze dönüşüne vesile olduğunu gördük . iyiliğin sınır tanımadığını ,Yüreginde merhamet ve vicdan taşıyan herkesin birbirine yardım eli uzattığını müşahede ettik .Dünyanın bütün halklarının kardeşligini bir kez daha anladık . Yani deprem sadece binaları yıkmadı ,Dünyayı kendi çiftlikleri olarak gören , siyonizmin geleceği için dünya halklarını böl ,parçala ile yutanların gerçekte olmayan , kışkırtılarak üretilmiş ,zihinlerde ve ruhlarda stres olışturmuş bütün yapay düşmanlıkları da yıkıp geçti . Ve bir kez daha İnsanlık kazandı . İşte bu deprem insanlığa ebedi kin duyan ,haktan taraf görünerek batıla hizmet eden ,islami görünümlü ve kriptolu siyonistleri deşifre ederken,insanlığın farklı renklerini bahane ederek ,tefrikadan nemalanan, üretilmiş suni kırgınlıkları , kırılmaya yüz tutmuş bu insani fay hatlarıda bu vesile ile kendi yolunu ve fıtratını bularak,doğal olarak kardeşlik zeminine yerleşip oturdu .İnsanlığa ve kardeşlik ahlakına düşman olanlar ise bir kez daha kaybetti .Velhamdülillahirabbilalemin…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu