DÜNYAİranİSLAM BÜYÜKLERİ

ABD’nin Gücü Olsaydı, İran’ı Yok Etmek İçin Bir An Bile Tereddüt Etmezdi

İslam inkılâbı Rehberi İmam Seyyid Ali Hamanei, İran halkının emperyalizme karşı mücadelesini, “mantıklı, akıllıca ve tarihi deneyimlere dayalı bir mücadele olarak nitelendirdi.

Binlerce orta ve yüksekokul öğrencilerini kabul eden Ayetullah Seyyid Ali Hamanei, İran halkının emperyalizme karşı mücadelesini, “mantıklı, akıllıca ve tarihi deneyimlere dayalı bir mücadele olarak niteleyerek, bir takım siyasetçilerin basit bakışları veya Amerika’ya olan güvenden dolayı ülkenin çağdaş tarihinde ortaya çıkan darbe ve sorunlara temasla “Amerika, aynı eski Amerika’dır. Fakat bir takım garazkâr ve basit görüşlü kimseler bu komplocu düşmanı, uygun fırsatta kılıç darbesini arkadan indirebilmesi için halkın kamuoyu nezdinde unutturmaya ve gaflete düşürmeye çalışmakta” dedi.

ABD’nin Tahran’daki casusluk yuvasının öğrenciler tarafından ele geçirildiği 4 Kasım günü dolaysıyla binlerce öğrenciyi kabul ettiği görüşmede, Ayetullah Hamenai, bu dönemi halkın onurunun istikrara kavuştuğu ve İranlıların kalkınma haritasının çizildiği dönem olarak niteleyerek bu dönemde başta gençler olmak üzere genel şuur, basiret ve bilincin var olmasını çok önemli nitelediler.

“Mevcut ortamın yorumlanması ve idrakinde ve ülkenin gelecek hareketinin belirlenmesinde temel husus, İslam Cumhuriyeti ve İran halkının müstekbirlik aleyhindeki mücadelesi bir takım kimselerin iddialarının aksine mantıksız ve duygusal bir hareket değil, bilakis akıl ve tecrübeden esinlenen pratik destekli bir girişimdir” diyen Ayetullah Hamanei, konuşmasının devamında, halkların ibret verici tecrübelerinin dikkate alınmasının görüş hatası ve muhasebe hatasının oluşmasına engel olduğunu belirterek, “Hatta eğer Kur’anı Kerim’in zulüm ve müstekbirlikle mücadelede ve direniş konusundaki açık ayetlerini yan yana getirecek olursak, 19.8.1953 darbesi Amerika’ya karşı nasıl mukabele edilmesi gerektiğini göstermektedir” dedi.

İran’da Petrol sanayinin millileştirilmesi gibi büyük tarihi olayın beyanında Amerika’ya itimat etmek ve umut bağlamanın İran’ın dönem başbakanı Dr. Musaddık’ın en büyük tarihi hatası olduğunu belirten Ayetullah Hamanei, Musaddık’ın İngilizlere karşı mücadele etmek için sırtını Amerikalılara dayadığını, ayrıca iyimserliği, basit bakışı ve gaflette olmasının Amerikalıların darbesinin başarılı olmasına ve İran halkının tüm zahmetlerinin heba olmasına, bağımlı despot Pehlevi rejiminin yeniden ihya olmasına ve aziz İran’ı 25 yıllık bir süre daha çok ağır siyasi, ekonomik ve kültürel darbeye ve milli zarara muhatap kılmasına yol açtığını söyledi.

19.8.1953 darbesinden sonra Amerikalıların derin ve yaygın etkinliğine temas eden Ayetullah Hamanei bu gibi zorluklar ve çetin dönem karşısında liyakatli liderlere sahip olamayan halkların pasif kaldığını ve teslim olduğunu, fakat İran halkının rahmetli İmam Humeyni’nin liderliği gibi ilahi nimetten yararlanmak suretiyle tedrici olarak şuurlandıkça şuurlandığını ve kendi İslami hareketiyle bağımlı Pehlevi yönetimi ve onun asıl hamisi Amerika’yı hedef seçtiğini söyledi.

Ayetullah Hamanei rahmetli İmam Humeyni’nin 1963 yılında İran halkının ABD başkanına karşı olan derin nefretiyle ilgili sözlerine değinerek, ilahi vatlara derinden inanan İmam Humeyni’nin bu inkılâbın şekillenmeye başladığı ilk dönemden itibaren tüm komplo ve şirretliklerin Amerika’dan kaynaklandığı hususunu halk için açıkladığını söyledi.

ABD’nin İran halkına karşı düşmanlığının İslam İnkılâbı’nın zaferine kavuştuğu ilk aylardan itibaren başladığını hatırlatan Ayetullah Hamanei, İnkılâp’tan sonra ABD’lilerin Tahran’da bir süreliğine büyükelçilikleri faaliyet gösterdiğini, ancak hatta bir gün bile komplo kurmaktan kaçınmadıklarını ve bu tarihi deneyime göre, ilişkilerin kurulmasıyla ABD’nin husumet ve komploları bitmeyeceğini vurguladı.

Ayetullah Hamanei, Washington’un komplolarına tepki olarak ABD’nin Tahran Büyükelçiliği’nin bir grup öğrenci tarafından ele geçirildiğini ifade ederek, “ABD Büyükelçiliği’nden ele geçirilen belgeler, bu elçiliğin, “İran halkı ve yeni kurulan İslam İnkılâbı”na karşı sürekli komplo merkezi ve casusluk yuvası olduğunu gösterdi” açıklamasında bulundu.

ABD’lilerin İran’ın gerçeklerini analiz etmekte aciz kalıp, yanlış yorumlar yaparak, geçen 37 sene boyunca, İslam İnkılâbı’nı temelden devirmeye çalıştığını, ancak yenildiklerini ve bundan böyle de yine başarısız kalacaklarını kaydetti.

Ayetullah Hamanei beyanatının devamında, “eğer ABD’liler güçleri yetseydi, bir an bile İran İslam Cumhuriyeti’ni yok etmek için tereddüt etmezlerdi, ancak İran halkının basireti, onları bu hedeflerine ulaşmakta başarısız kıldı” diye konuştu.

Ayetullah Hamanei, İran halkının elde ettiği ilerleme ve güç yüzünden düşmanların nükleer müzakerelere yöneldiğini hatırlatarak, , belki İran halkının hareketini durdurabilecekleri için onların bu müzakerelerde de hasmane tedbirlerini kullandıklarını ifade etti.

Ayetullah Seyyid Ali Hamanei, ABD’lilerin, halkın gösterdiği direnişin asıl nedeninin, dini inançları olduğunu yavaş yavaş fark ettikleri için bugün yeni araçlarla, bu değerler ve inançlara yoğun biçimde saldırdıklarını, ancak İranlı gençler ve öğrencilerin bu hileyi de etkisiz hale getireceklerini beyan etti.

Ayetullah Hamanei, “Gerçek şudur ki bugün Amerika’nın İran İslam cumhuriyeti‘yle ilgili hedeflerinde hiçbir değişim olmamıştır ve onlar bugün eğer ellerinden gelecek olursa İran İslam cumhuriyetini yok etmede bir an dahi tereddüt etmezler ama başaramıyorlar ve Allah’ın lütfu, gençlerin gayreti ve halkın basiretinin artması, İran’ın kalkınması sayesinde gelecekte de bu hedeflerini tahakkuk ettirme konusunda başarısız kalacaklar” dedi.

Görüşmelerde bazı Amerikalı yetkililerin görünüşte yumuşak tavır sergilemesine değinen İslam inkılâbı Rehberi, Amerikalıların gerçek içyüz davranışlarının, İran halkına karşı geçmişte sergiledikleri düşmanca tutumun aynısı olduğunu ve İran halkının bu gerçeği unutamayacaklarını söyledi.

Ayetullah Hamanei bu hususta şunları belirtti: Görüşmeler sırasında Amerikalı yetkililerden biri savaşa karşı duydukları nefretten söz etmiş ve hatta ağlamış. Bir takım sade kimse bu meseleyi inandırıcı bulabilirler. Fakat Amerikanın, katil, kasap cani Siyonist İsrail rejimine yönelik aralıksız ve sınırsız yardımları veya onların Yemen halkına yönelik işlenen cinayetlere tam destek vermeleri, o iddia sahibi ve ağlayan kişinin gerçek iç yüzünü açığa çıkarmaktadır.”

İran’ın dünyanın muhtelif ülkeleri ve hatta İran halkına karşı samimi davranmayan ülkeler ile olan normal ilişkilerine temas eden İslam İnkılâbı Rehberi, İran halkını böyle bir özelliğe sahip olmasına rağmen her fırsatta İran halkına darbe indirmek isteyen ve İslam Cumhuriyetini devirmeye çalışan Amerika’yı bir dost gözüyle görmediğini ve ona taraf dostluk eli uzatmadığını, çünkü şeriat, akıl, vicdan ve insanlığın böyle bir hakkı halka vermediğini söyledi.

ABD Yönetiminin İran İslam Cumhuriyeti aleyhindeki çok yönlü faaliyetlerinin halen devam ettiğini belirten İmam Hamanei, “Düşman üniversiteleri utanç verici Pehlevi rejimi döneminde olduğu gibi batıya doğru açılan bir köprü konumuna getirmek için yoğun çaba sarf etmekte. Fakat aziz gençlerimizin uyanık davranmaları sonucu üniversiteler uzun vadeli ülkülere doğru açılan bir merdivene dönüşmüş ve gençlerimiz bu etkili konumlarını korumaktalar” dedi.

İran halkının ilerleme ve kudretinin düşmanların nükleer görüşmelere yönelmesine sebep olduğunu, onların bu görüşmelerde bile İran halkının hareketini engellemek için düşmanca davranışlardan kaçınmadıklarını belirten İslam İnkılâbı Rehberi, Amerika’nın İran halkına karşı derin düşmanlığını tanımayı vurgulamanın iç zaafları göz ardı etmek manasında olmadığını belirterek, “siyaset belirleme, icra, gayret, hareket, meselelerin önceliğinin belirlenmesi ve diğer bir takım hususlarda zaaflarımız var ve düşman bu gibi hususlardan yararlanmaktadır” dedi.

Ayetullah Hamanei asıl düşmandan gaflet etmek ve iç tartışmalara yönelmenin büyük bir hata olduğunu belirterek, bazılarının iç meseleler ve zaafları bahane ederek dış düşmanı unuttuklarını, düşmanla, anlaşmazlık içinde olduğumuz kişilerin birbirine karıştırılmaması gerektiğini, zira düşman’ın tüm gücüyle halka darbe indirmek ve bağımlı bir yönetimi iktidara getirmek istediğini, böylesine kinci, bilinçli ve ciddi bir düşman’ın kesinlikle hiçbir durumda unutulmaması gerektiğini söyledi.

“Eleştiri, gelişme kaynağıdır ve toplum da hür ve eleştiri hakkına sahiptir ama rahmetli İmam Humeyni’nin bu tarihi sözünü de unutmamak gerekir ki demiştir; “var gücünüzle Amerika’ya karşı feryatta bulununuz” ifadesini kullanan İslam İnkılâbı Rehberi İmam Hamanei, konuşmasının bir diğer bölümünde ise gençlerden eğitim ve ilim öğrenmeyi ciddiye almalarını, genel amaçların özel amaçlardan ön planda tutulmasını, yorumla ve tahlil gücünün artırılması zaruretini vurgulayarak, “İran halkının sesi bugün dünyanın bu kaos ortamında zulüm, sömürü ve istimara karşı yükselen tek gür sestir, halkların ve elitlerin yüreğini kendine cezp edebilmekte ve bu gür sesi kaybetmemeliyiz” dedi.

İslam İnkılâbı Rehberi, bu sözlerinin öğrencilerin “Amerika’ya Ölüm” feryatları ile teyit edilmesi ardından İran halkının, “Amerika’ya ölüm” feryadı ve sloganı çok güçlü akıl ve mantık desteğine sahip olduğunu, anayasal ve ilkeli düşünce desteğine sahiptir. Bu sloganın anlamı, Amerikan ve müstekbirliğin siyasetlerine ölüm demektir ve bu mantık hangi halka açıklanacak olursa onu kabul eder” dedi.

İslam İnkılâbı Rehberi konuşmasının son bölümünde ise, İran halkının kararlı ve umutlu olarak kendi yolunu sürdürecek ve bugünkü gençler, iman, basiret ve temel kriterlere dayanmayı artırmak suretiyle, kuşkusuz halkların dehşet devlerinin esaretinden kurtulacakları bir döneme tanık olacaklarını ve aziz ve kalkınmış bir İran7ın bu hususta tüm halklara ilham kaynağı olacağını söyledi.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu