Siyonist İsrail’in en önemli basın kuruluşlarından Haaretz gazetesinden bir yazı yayınlandı. yazı tüm boyutlarıyla İsrail’in Azerbaycan üzerindeki emellerini ve iki devletin ilişkilerini açıkça gözler önüne sermeye yetiyor.
Haaretz gazetesinde yayınlanan yazının önemli gördüğümüz kısımlarını siz değerli okuyucularımızla paylaşıyoruz.
…… Dağlık Karabağ’ın tartışmalı yerleşim bölgesi konusunda Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki çatışmaların yeniden başlamasıyla birlikte Azeri savunma bakanlığına hizmet veren Azeri kargo havayolu Silk Way tarafından işletilen en az dört Ilyushin-76 uçağı güney İsrail’deki Uvda hava üssüne indi ve kalktı. Uçuş yönetmeliklerine göre, patlayıcı madde yüklü uçakların kalkmasına izin verilen tek havalimanı Uvda hava üssüdür.
Kalkışların ve inişlerin izlenmesi ve uçakların Orta Doğu ve bölge dışındaki hareketleri hem profesyoneller hem de amatörler tarafından yapılır, Dört Azeri uçağı doğrudan Bakü’den Uvda’ya uçtu ve geri döndü, uçuş yolları hava trafiğini izleyen çeşitli açık web sitelerinde belgelendi. Bu uçaklardan bazıları da son iki hafta içinde Bakü’den Ankara ve İstanbul’a uçtu.
Çatışmalar 27 Eylül’de tüm cephe boyunca sürpriz bir Azeri saldırısıyla devam etti. Şimdiye kadar üniformalı askerler ve siviller de dahil olmak üzere en az 300 kişi hayatını kaybetti. Her iki taraf da kasaba ve köylere karşı topçu, tank ve hava saldırıları (helikopter ve insansız hava araçlarıyla) düzenledi. İnsanlar barınaklara veya kilerlere; bazıları daha güvenli yerlere taşınıyorlar.
………….
Garip arkadaşlar
Bu kavgaya dahil olan tarafların davranışlarını tanımlamaya çalışırken, alaycı bir gözlemci, Shakespeare’in son oyunu “Fırtına” dan alıntı yapabilir: “Sefalet, bir adamı garip arkadaşlarla tanıştırır.” Şu anda birbirlerine düşman olan Türkiye ve İsrail (Recep Tayyip Erdoğan, Kudüs’ün Müslümanlar’a ait olduğunu sadece geçen hafta belirterek), ikisini de Şii Müslüman bir ülke olan Azerbaycan’ı desteklerken buluyor. …..
……. İsrail Suriye’ye ve daha sonra İran’a karşı 50 yıldır stratejik müttefiki olan Türkiye’yi kızdırmamak için yıllarca bu pozisyon benimsedi. Mossad ve Türk istihbaratı, İsrail’in savunma sanayii ile Türkiye’ye milyarlarca dolara silah satarak işbirliği yaptı. Türkiye’ye satılan sistemler arasında Türkiye’nin karşılaştırılabilir bir endüstri kurmasına yardımcı olan drone ve teknoloji vardı. Türk Bayraktar insansız hava araçları şu anda Dağlık Karabağ’ın savaş alanlarında ve Irak, Suriye ve Libya’da faaliyet gösteriyor. Geçmişte komşularıyla sıfır çatışma politikası ilan eden Türkiye, şu anda hepsiyle çatışma içinde ya da en azından onların savaşlarına karışıyor.
Türkiye ile İsrail arasındaki stratejik ittifakın parçalanması(daha doğrusu ittifakın şekil değiştirmesi), Erdoğan tarafından on buçuk yıl önce başlatılan sistematik ve kasıtlı( nasıl bir kasıt olduğu izah edilmemiş) bir süreçtir. Ancak İsrail bunu tarihi görevini yerine getirmek, Ermeni soykırımı konusundaki vicdanını ve değerlerini takip etmek için bir fırsat olarak kullanmadı. Bunun nedeni Azerbaycan’dır. Erdoğan’ın İsrail’den uzaklaşmaya(!) başlamasıyla aynı zamanda Azerbaycan ve İsrail yakınlaştı. Kısa süre sonra, iki ülkenin İran’a karşı karşılıklı düşmanlıklarına odaklanan stratejik bir ittifak kurduğu anlaşıldı.
Ardından Başbakan Benjamin Netanyahu , insan haklarını ihlal eden ve her türlü muhalefeti sert bir şekilde bastıran Bakü’ye hızlı bir ziyaret gerçekleştirdi.
Mossad Azerbaycan’dan İran’a göz kulak oluyor
Dahası, yabancı kaynaklara göre Mossad, Azerbaycan’da İran’ı izlemek için “göz, kulak ve sıçrama tahtası” görevi gören bir istasyon kurdu. Bu haberlere göre Azerbaycan, İran’a saldırması durumunda İsrail’e yardım edecek bir hava sahası hazırladı. Diğer haberler, Mossad ajanları tarafından iki buçuk yıl önce Tahran’da çalınan İran nükleer arşivinin Azerbaycan üzerinden İsrail’e kaçırıldığını iddia etti. Bazı haberlere göre, İsrail’in havacılık endüstrisi, Elbit, Rafael ve diğer küçük şirketler Bakü’ye neredeyse her şeyi satıyor. Buna ağır silahlar, füzeler, istihbarat teçhizatı ve çok sayıda insansız hava aracı da dahildir. Saldırı veya kendi kendini imha eden “kamikaze” olanlarda dahil olmak üzere insansız hava aracı üreten İsrail şirketlerinin neredeyse tamamı, mallarını Azeri ordusuna sattı. Ermeni sözcüleri geçmişte Aeronautics Ltd. tarafından yapılanlar da dahil olmak üzere bazılarının Azerbaycan sınırındaki olaylar sırasında düşürüldüğünü söylediler.
Ermenistan Dışişleri Bakanı Zohrab Mnatsakanyan, bir buçuk yıl önce Ermenistan’ı ziyaret ettiğimde, “Sizin için bu silah ticareti, ama bizim için bunlar ölüm silahları” dedi. Buna rağmen, İsrail’in Ermeni soykırımını tanımasına yol açacağını umarak İsrail ile ilişkilerin iyileştirilmesi isteğini dile getirdi. O zamanlar ilişkilerde bir miktar ısınma vardı. Ermenistan, Tel Aviv’de, bir büyükelçilik açtı . İki ülke arasında charter seferleri başlatıldı ve ticareti teşvik etmek için bazı girişimlerde bulunuldu. Çatışmanın başlamasıyla Ermenistan Cumhurbaşkanı Sarkissian Pazartesi günü Cumhurbaşkanı Reuven Rivlin’i arayarak İsrail silahlarının Azerbaycan’a satışının devam etmesinden duyduğu endişeyi dile getirdi. Rivlin, düşmanlıkların patlak vermesinden duyduğu üzüntüyü dile getirdi ve İsrail’in Azerbaycan ile uzun süredir devam eden bir ilişkisi olduğunu belirterek, işbirliğinin başka hiçbir ülkeye yönelik olmadığını da sözlerine ekledi.
Dün Ermenistan dışişleri bakanlığı sözcüsü Anna Naghdalyan Haaretz ile yaptığı görüşmede şunları söyledi: “Ermenistan, İsrail’den Azerbaycan’a silah tedariki konusunu sürekli olarak gündeme getirdi. Son olarak Temmuz ayında Azerbaycan’ın Ermenistan’a saldırısı sırasında Dışişleri Bakanı İsrail’in Azerbaycan ile bu ölümcül ticarete son vermesi gerektiğini açıkça belirtti.
“Elbette, İsrail’in Azerbaycan’a modern silah sağlaması bizim için kabul edilemez. İsrailli meslektaşlarımızı diplomatik kanallar aracılığıyla defalarca bilgilendirdik; Azerbaycan’ın Türkiye’nin de desteğiyle Artsakh ve Ermenistan’a karşı geniş çaplı bir saldırı düzenlediği bir dönemde özellikle acı verici olduğuna dikkat edilmelidir.
Bunun yerine, tüm uluslararası toplumun Azerbaycan tarafını düşmanlıkları durdurmaya çağırdığı bu günlerde İsrail tarafı Azerbaycan’a silah sağlamaya devam ediyor. Bu silahlar, Artsakh (Dağlık Karabağ Cumhuriyeti) ve Ermenistan’ın sivil nüfusu ve sivil altyapısına karşı teslim ediliyor, bu tür eylemler özellikle bu dönemde bizim için kabul edilemez. Mevcut duruma dayanarak, Dışişleri Bakanlığı istişareler için Ermenistan’ın İsrail Büyükelçisini geri çağırmaya karar verdi . “
