Suriye Dışişleri Bakanlığı BM genel sekreteri ve BM güvenlik konseyi başkanına iki mektup yazarak siyonist rejim İsrail’in Şam’ın çevresine yönelik yeni saldırılarına itirazda bulundu.
Korsan İsrail Suriye topraklarını işgal etme çerçevesinde veya bu ülkenin bazı bölgelerine arada bir saldırı düzenlenmekle özellikle son yıllarda Suriye’nin toprak bütünlüğünü ihlal etmeye devam ediyor.
Öte yandan Suriye krizinin başlaması üzerinden yaklaşık yedi yıl geçtiği bir sırada siyonist rejim Suriye’deki tekfirci teröristlere destek vermek amacıyla sürekli Suriye ordusunun mevzilerini hava saldırıları ile vuruyor.
Bugün Suriye Batı ve küresel siyonizm ve bölgedeki işbirlikçi rejimlerinin komploları yüzünden geniş çaplı bir iç krizle karşı karşıya bulunuyor. Bu komploların çerçevesinde korsan İsrail, Batılı devletler ve bölgedeki bazı ülkeler Suriye halkının bazı itirazlarını fırsat bilerek bu ülkede tekfirci teröristleri desteklemeye ve huzursuzlukları körükleyerek iç savaş çıkarmaya başladı. Bu arada siyonist rejim Suriye krizinde ve tekfirci terör örgütlerinin desteklenmesinde önemli rol ifa ediyor ve bu çerçevede şimdiye kadar defalarca Suriye ordusunun mevzilerini vurdu.
Terör ve siyonizm, Batılı devletlerin bölgeye yönelik hedeflerini gerçekleştirmek için kullandığı iki araçtır. Bu bağlamda Filistin Darul Fetva merkezi siyonist rejimle tekfirci teröristlerin aslında aynı madalyonun iki yüzü olduğunu belirtiyor.
Gerçekte siyonistler son yıllarda Batılı devletlerin bölgeye yönelik hedeflerinin gerçekleştirilmesinde başarısız olunca, Batılı devletler bu kez bölgeye terör afetini dayatarak şom hedeflerine ulaşmaya ve aynı zamanda siyonist rejimin güvenliğini temin etmeye çalıştı.
Yine siyonist rejim son yıllarda Amerika devletinin destekleri ile terör örgütleri üzerinden Ortadoğu bölgesinin krizlere sürüklemeye ve bölge ülkelerini zayıf düşürerek Filistin’in işgalini unutturmaya çalıştı. Bu çerçevede Suriye’de teröristlerin ve siyonistlerin el ele vererek cinayetlerini arttırdığına ve Suriye milletini ve devletini zor durumda bıraktıklarına şahit oluyoruz. Kuşkusuz BM’nin de siyonist rejimin bu tür cinayetlerine karşı pasif tutumu, Suriye’nin eli kanlı İsrail rejimi ve terör örgütlerinin cirit attığı alan olmaya devam etmesine katkı sağlamaktadır.
