İran Cumhurbaşkanı Seyyid İbrahim Reisi Riyad’da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı Olağantüsü Liderler Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, Filistin milletinin lehine kesin kararlar için 10 acil çözüm sundu.
Reisi konuşmasında Amerika hükümetinin kuşkusuz Gazze cinayetinde asıl ortak olduğunu belirterek, İslam ülkeleri zirvesinde kesin bir kararın alınmasını istedi.
İslam İşbirliği Teşkilatı’nın oturumunda konuşan Seyyid İbrahim Reisi “Bugün mazlum Filistin halkının Ey Müslümanlar çağırışlarını dinlemek için toplandık” diyerek şunları söyledi: “Bugün Peygamber -saa- Filistin halkı için acı çekiyor, bugün Mescid-i Aksa’nın kahramanca savunulması ve hakkın batıla karşı mücadelesinde tarihi bir gündür.”
Cumhurbaşkanı Seyyid İbrahim Reisi konuşmasında, gasıp Siyonist rejimin son hatalarda işlediği cinayetlerin ahlak, insanlık ve kanun için tarihi ayıp olduğuna ve ABD’nin bu cinayetlerdeki rolüne ve Arap ve İslam ülkelerinin Filistin meselesi ve mazlum Gazze halkına karşı sorumluluklarını hatırlatarak, Filistin halkının lehine kesin kararlar alınması için 10 acil çözüm sundu.
Cumhurbaşkanı Reisi’nin sunduğu çözümler arasında, Gazze halkına yönelik katliamın durdurulması, Gazze’ye yönelik insanlık dışı ablukanın tam şekilde kaldırılması, Siyonist rejimin Gazze’de askeri güçlerinin derhal çekilmesi, İslam ve Arap ülkelerinin Siyonist rejim ile her türlü siyasi ve ekonomik münasebetlerini kesmesi, Siyonist rejimin cani yöneticilerinin cezalandırılması için uluslararası bir mahkemenin kurulması, Gazze’nin acil şekilde yeniden inşası için özel bir fonun kurulması ve İslam ülkelerinden Filistin halkına insani yardımları taşıyan gemi konvoyunun gönderilmesi, Siyonistler’in el Memadani hastanesine yönelik saldırıyı gerçekleştirdiği günün “Soykırım ve İnsanlığa Karşı Suç” günü olarak adlandırılması ve Siyonist rejimin savaş suçlarının devam etmesi ve Amerikalılar’ın bu eşitsiz savaşı yönetmesi halinde İslam ülkelerinin Filistin milletini silahlandırması yer aldı.
Cumhurbaşkanı konuşmasının devamında İran İslam Cumhuriyeti’nin Filistin direnişini bir kurtuluş hareketi olarak görüp, Gazze sakinlerinin zorla göç ettirilmesini savaş suçu olarak gördüğünü ve Mescid-i Aksa ve kutsal mekanların korunmasını bir temel zaruret bildiğini vurguladı.
